Siber Saldırı
Dünyadaki
tüm bilgilerin hızla sayısallaşıp, dijitalize edildiği bugünün ve geleceğin
dünyası, “siber dünya” içinde gerçekleşecektir. İkincil yaşam (second life) ya
da siber dünyanın artık gündelik yaşam pratiklerimize entegrasyonu ve
mobilitesi yüksek oranda tamamlanmak üzeredir. Tarih boyunca devam eden
mücadele kavramı, artık “Siber mücadele” adı altında farklı eylemlerle devam
ediyor ve edecek. Devletler, kurumlar ve büyük şirketler, düzenlerini ve
devamlılıklarını koruyabilmek için siber kontrol, sansür ve filtreleme faaliyetleri
uygulamaktadırlar.
Ülkemizde uygulanan yurtiçi siber
mücadelenin, şimdilik hukuki altyapısı 5651 sayılı
bilişim kanunudur. Ülkemizde kamusal düzenin devamlılığı adına yapılan bilişim-internet
hukuk kararları, maalesef “insan hakları” tartışmalarını beraberinde getiren; sansür, port kapatma ve filtreleme benzeri uygulamalar olmaktadır. 5651 Sayılı kanunun
içeriği ve uygulamaları hakkında, 5651 sayılı kanun, internet ve özgürlük isimli yazımı okuyabilirsiniz.
Hacktivizm
Hacktivist hareketin temeli,
devlet ve şirketlere karşı siber muhalif eylemler yapmaktır. Karmaşık yapıdaki hacktivist
hareketlerin tek kuralı, “bilgi herkesindir
ve kamusal olmalıdır” ilkesidir. Hacktivizm, beyaz ve siyah hacker eylemlerinden
farklı olarak ideolojik bir temel ve meşruluk amacı taşır. Beyaz hacker'lar kurum ve devlet adına çalışan siber koruyucular iken, siyah hacker'lar çok çeşitli olmakla birlikte bilişim suçları işleyen ve illegal maddi kazanç motivasyonu ile hareket kişilerdir. Hacktivizm adı altında birleşen kişi ve grupların, bireysel hacker eylemlerinden farkı, kamusal bir hareket ve siyasi tepki amacı taşımasıdır.
Anonymous flag |
Anonymous
Anonymous (hacker bilişim grubu) hareketinin Red Hack hareketinden temel farkı, kitlesinin homojen ve global olması diyebiliriz. Anonymous üyeleri, sokak gösterilerinde dahi yüzlerini gizleyip, “V For Vandeta” ikonografisini kullandıkları için içlerinde sadece dijital aktivist diyebileceğimiz büyük bir kitle vardır. Dijital aktivist kitle, kabaca “klavye delikanlısı” yada troll olarak hareket eden, salt muhalif olarak dijital dünyada yer alan ama kendi içlerinde genellikle ideolojik bir altyapı taşımayan birey ve kitlelerden oluşmaktadır.
Bu anlamda Anonymous hareketinin içinde, destekçi/fan olarak
bulunan ve sadece dijital tepki veya saldırı gösteren ve “siber savaş ve mücadele" ortamı için çok fazla tehdit içermeyen büyük bir kalabalıktan söz edebiliriz.
Bunun yanında topluluğun içinde gerçekten hacker ve yada lamer (sözde hacker) olan önemli
bir kitle ise, Wikileaks ve Occupy Wall Street olaylarıyla ortak bir hareketin içinde
hacktivisit olarak kamusal argümanlara sahip olarak önemli
eylemler düzenlemektedirler. Anonymous
kitlesi, içlerindeki beyaz hacker ile daha "sosyal demokrat" politik çizgide
konumlanmaktadırlar. Bu nedenlerle, uzun vadede Anonymous hareketi, daha
uzlaşmacı ve sivilleştirilmiş bir topluluk olamaya doğru evrimleşebilir, hatta
muhtemel ülke lokasyonları içinde partileşebilir.
Red Hack: “Hak yiyen, hack yer!”
Red Hack, kendilerini kızıl
hackerlar olarak niteleyen ve sosyalist dünya görüşünü savunan siber bir
topluluktur. Red Hack hareketi mensupları beyaz veya siyah hacker olmadıklarını,
kamu yararını ve işçi sınıfını destekleyen politik muhalifler olduklarını söylemektedirler. Topluluk aynı zamanda sadece dijital aktivist olarak
kalmayacaklarını, reel-offline yaşam içinde de politik olarak yer alacaklarını
açıklamıştır ve bu anlamda hukuk düzeleminde daha sorunlu bir topluluk olarak
tanımlanmaktadır. Red Hack, Anonymous hareketi ile belli işbirlikleri
olsa da ayrı bir hareket olarak sosyalist dünya görüşüyle hareket ettiklerini
bildirmiştir. "toplumsal vicadanın sesi olma" misyonu ile Red Hack, ülkemizde şuanda oldukça popüler olmuştur ve gizli veya açık binlerce destekçiye sahiptir. Grubun, adını kitlelere duyuran ve "Hacker eylem" olarak kabul edilen en önemli eylemi, 2012 Şubat ayında Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün internet sitesinin çökertilmesidir.
Red
Hack, karşıtı olan hacker topluluklarının belirttiği bazı olumsuzlukları ve şüpheleri de
bünyesinde barındırmaktadır. Red Hack’e getirilen temel eleştiri yasadışı bölücü örgüt ile
koordinasyon halinde olduğu ve aslında yaptıkları eylemlerin hack değil, sadece
yoğun siber saldırı (lamer veya craker eylem) sonrası sitelerin geçici olarak engellemesi olduğudur.
Red Hack |
Cyber-Warriors yada Akıncılar
Cyber-Warrior yada Akıncılar
adında Türk milliyetçi-muhafazakar kimliğinde, farklı bir
tepkiyle devlet ve kamusal düzen adına hizmet veren siber hacktivist
topluluktur. Cyber - Warrior ve Red Hack aynı eylem biçim ve tekniklerini
kullanmaktadırlar. Akıncılar, devlet organlarını ve kamusal düzeni siber ortamda korumaya çalışan ve
dahi devlet kuruluşlarına bilgi sağlayan siber aktivistlerdir. Aynı eylem
biçimlerini kullanan iki karşıt topluluktan; Cyber-Warrior, Emniyet Teşkilatından destek hatta plaket
alırken; Red Hack hakkında terör örgütü şüphesi ile hukuki süreç
başlatılmıştır.
Cyber-Warrior yada Akıncılar |
Hukuk ve Adalet
Hukuk, adalet demek değildir. Hukuk, var olan düzenin düzenlenmesi,
regüle etmesidir. Çoğunlukla adalet ve hukuk aynı şeyler değil, ayrı şeylerdir.
Hukuk, düzenin devamlılığı, adalet ise vicdan ve özlemdir.
Bu
anlamda Red Hack, “adaletin sesi” olmayı isterken, doğal hukukun sonucu olarak, insanların can ve mal güvenliğini tehdit eden örgüt olarak tanımlanabilir. Yine aynı siber topluluk, iddia ve
eylemlerinin meşruluğu belirsiz-tartışmalı da olsa, kitleler için sosyal ve siber bir
özlemin göstergesi olmuştur.
Ahmet Usta